İlişkim Gerçekten “Toksik” mi?

Ebru Ertüreten     |  

İlişkim Gerçekten “Toksik” mi?

Her sorunu ele aldığımızda odaklanmamız gereken ilk adımın “tanım” olduğunu düşünürüm. Tanım bizi güvende hissettirir, belirsizliği ortadan kaldırarak belirli sınırlar oluşturur. Toksik ilişkilerdeki tanımın, özellikle sosyal medyadaki kopyala yapıştır içeriklerin de etkisiyle yanlış ele alındığını gözlemliyorum: Boşandığımız/ayrıldığımız ve birliktelik içerisinde kötü deneyimlerin ağırlıkta olduğu zamanlar yaşadığımız her insan toksik olmadığı gibi, maalesef en yakınımız gördüğümüz mesela aile bireyimiz, ebeveynimiz toksik olabilir. Hele narsisizm… Evet, narsistik özelliklerin artışını destekleyen bir dünya düzeni, iletişim şekli ve özellikle yeni ilişki yaşama dinamikleri mevcut. Yine de örneğin her ghosting yapanın narsist olmadığını da unutmamamız gerekiyor. Bu yaklaşımlar, öncelikle söz konusu bireylerle deneyim yaşayan kişilerin yaşadıklarını sıradanlaşmış ve normalleştirmiş oluyoruz.

Dolayısıyla bir ilişkinin toksik olarak tanımlanması için şunları sıralayabiliriz:

1. Duygusal Dengesizlik ve Belirsizlik: İlişki içerisinde sürekli bir kaos ve belirsizlik hakimdir. Bazen çok sevildiğinizi hissedersiniz, bazen de tamamen yok sayıldığınızı. Stres ve kaygı fazladır.

2. Duygusal Manipülasyon: Karşı tarafın duygu ve düşüncelerini kontrol altına almak için suçluluk hissettirme, gaslighting (gerçekliği çarpıtma) gibi taktikler kullanılır. Kişi kendinden ve karşısındakinden şüphe duyar.

3. Özgüven ve Benlik Algısına Zarar: Karşı tarafın sürekli eleştiri ve küçümsemesi, kişinin kendine olan güvenini sarsar. Kendi değerini sorgulamaya başlar.

4. Bağımlılık Döngüsü: İlişki, duygusal iniş çıkışlarla doludur. Ödül-ceza sistemiyle döngü oluşur. Kişi cezadan sonra ödülün bağımlısı olur.

5. Sınır İhlalleri: Kişisel alan, zaman ve kararlar sürekli ihlal edilir. Hayır demek zorlaşır ve kişi, kendi istekleri yerine karşı tarafın beklentilerine göre hareket etmeye başlar. Kontrol kuvvetlidir.
Farkındalık, ilişkim bana iyi geliyor mu, kendimi değersiz ve yetersiz hissetmeme doğrudan neden oluyor mu, karşı taraf beni sürekli olarak suçluyor ve manipüle ediyor mu, gibi sorularla gelecek ve bundan sonrası için ilk adımınız olacaktır.

Ebru Ertüreten
Eğitmen & Koç

1974 doğumlu olan Ebru Ertüreten, İzmir Fen Lisesi’nden sonra Boğaziçi Üniversitesi Kimya Mühendisliği’nden mezun olmuş, çalışma hayatı içerisinde iken de Boğaziçi Üniversitesi Executive MBA derecesi almıştır.

İş hayatında Lafarge, Alcatel, Ernst & Young gibi uluslararası firmalarda pazarlama ve danışmanlık kariyerini devam ettirmiş; Penti’nin Pazarlama Direktörlüğünün ardından büyük bağımsız reklam ajanslarından biri olan Vagabond’u yönetmiştir.

(Devamı için Tıklayınız)

Yorumlar kapalı.