Geleceği Yaratmak

Ayşe Balgay     |  

Geleceği Yaratmak: Teknolojik Okuryazarlıkla Yeni Dünyaya Adım Atmak

Dünya hızla değişiyor ve teknoloji baş döndürücü bir hızda gelişiyor. Yeni dünyada yer almanın yolu, teknolojik okuryazarlığımızı geliştirmekten geçiyor.

Teknolojik okuryazarlık denildiğinde, sektör dışındaki kişilerde bir çekimserlik ya da korku durumu oluşabiliyor. Bu durum, teknolojiden uzak kalmaya neden oluyor. Ancak teknolojik okuryazarlık, basit bir şekilde bilgi ve iletişim teknolojilerini hayatın farklı alanlarında ve toplumsal iletişimde kullanma yeteneği olarak tanımlanabilir. Bu yetenek, aynı zamanda teknolojiyi bir problem çözme aracı haline getirme ve bu yönde düşünme becerisini de içerir.

Teknolojik okuryazarlık, bireylerin bilişsel ve psikomotor becerilerini geliştiren dinamik bir yapıdır. Üç ana safhadan oluştuğu kabul edilir:

  1. Bilgisayar Okuryazarlığı: Bilgisayar ve benzeri cihazları kullanabilme yeteneği.
  2. Ağ Okuryazarlığı: Ağ ortamında bilgiye erişim ve bu bilgiyi etkin kullanma becerisi.
  3. Dijital Okuryazarlık: Dijital kaynaklara erişim ve bu kaynaklardaki bilgiyi işleme yeteneği.

Özellikle pandemi döneminde, kapalı kapılar ardına sıkışan hayatlarımız teknolojiye olan ihtiyacı artırdı. Pandemi sona erdi, ancak teknoloji hayatımızdan çıkmadı; aksine uzaktan çalışma, çevrimiçi alışveriş ve dijital sosyal etkileşim gibi kalıcı alışkanlıklarımız oldu.

Bu değişimlerle birlikte teknolojik okuryazarlık, yalnızca bireysel değil, toplumsal bir gereklilik haline geldi. Teknolojiyi bilinçli ve etkin kullanarak avantajlarından faydalanırken, dezavantajlarından da korunmak mümkün hale geliyor.

Yakın gelecekte alışkanlıklarımızın daha da dijitalleşeceği öngörülüyor. Arkadaşlıklarımız sanal platformlara taşınacak, yapay zekâ tabanlı sistemler hayatımızın bir parçası olacak. Sanat koleksiyonları NFT’lerle şekillenecek, noter işlemleri Blockchain sistemleriyle yapılabilecek.

Her gelişme avantajlar kadar dezavantajları da beraberinde getirir. İşte bu yüzden teknolojik okuryazarlık, geleceğin belirsizliklerine hazırlanmanın ve bu belirsizliklerde kaybolmamanın anahtarıdır.

Unutmayın, gelecek yalnızca beklediğiniz bir şey değil, yarattığınız bir şeydir. Bu yaratım halkasında yer almak için hazır mısınız?

Ayşe Balgay
Danışman

1974 doğumlu olan Ayşe Balgay Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat bölümünden mezun olmuştur. 1996 yılında Şekerbank İstanbul Karaköy Merkez Şube Pazarlama bölümünde MT olarak çalışma hayatına başlamış, 1998 yılında Şeker Leasing A.Ş.’nin kuruluşu aşamasında yapılan teklif ile çalışma hayatına Leasing Kredi Tahsis ve İzleme departmanında devam etmiştir.

(Ayrıntı için tıklayın...)

Yorumlar kapalı.